GöbeklitepeKazı Ekip Lideri Karul, gazetecilere yaptığı açıklamada, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Göbeklitepe’de başlatılan kazı döneminin sezonluk prestijle sona yaklaştığını söyledi.
Karul, bu yıl özellikle deprem riski nedeniyle koruma konusuna ağırlık verdiklerini belirterek, şöyle konuştu:
“Bunun dışında kapalı alanlarda yani çatıyla örtülü alanlarda da bazı noktalarda kazı çalışmalarına devam etmeyi planlamıştık. ‘D Yapısı’nda kazılara devam ediyoruz. Onun da sonuna ulaşmaya başladık. Paylaşacağız. orası ile ilgili sonuçların yakın gelecekte ortaya çıkacağını düşünüyorum. Göbeklitepe bugüne kadar hem insanlar hem de bizler için büyüleyici bir yer oldu.” ve arkeologlar her zaman şaşırtır. Yine şaşırtan keşifler var. Çalışmalarımızı tamamladığımızda sizlerle paylaşacağız. Koruma ve savunma çalışmalarında ‘Aslanlı Bina’ olarak bilinen alanda da çalışmalara başladık. Bu sürecin hazırlıklarına geçen yıl başladık. Bazı harç denemeleri yapmıştık. İşte dünya standartlarına uygun ve bizimdir. “Bu alanda uygulanabilirliğini test etmek için 5-6 harç denemesi yaptık. İçlerinden en güçlülerini seçip arkamızda gördüğünüz ‘Aslanlı Yapı’da uyguladık.”
‘Tamamen doğal bir malzeme kullanıldı’
Son dönemde kamuoyunda ve sosyal medyada “Göbeklitepe’de beton kullanıldığı” yönündeki iddialara da değinen Karul, kriterlere aykırı bir uygulama olmadığını, aksine test uygulamaları yaptıklarını belirterek, şöyle devam etti:
“Restoratörümüz de bu konuda rahat. Göbeklitepe’deki bu çatı tamamlandığında ulusal gazeteler dahil yine ‘Göbeklitepe’ye beton döküldü’ denildi. Elbette kamuoyu sorgulayabilir, tartışabilir ama en azından burada kendi vicdanımız son derece önemli. Göbeklitepe’ye beton döküldü.” Dökülme söz konusu değildir. Bu kazıda Göbeklitepe kazısında ortaya çıkan elenmiş toprağa çok küçük taş modüller, çakıl parçaları ve keçi kılı ve keten eklenerek elde ettiğimiz harç kullanıldı. Burada keçi kılı kullanmamızın sebebi klasik yöntemlerde saman kullanılmasıdır. Saman da kullanılır. “İçeride her zaman bitki tohumları var ve orada çimlenip duvarları patlatma riski var. Kullandığınız derz malzemesi duvar malzemesinden daha sert olmamalı ki gerektiğinde çıkarılabilsin. Dolayısıyla tamamen doğal bir malzeme.” kullanıldı.”
Karul, habere konu olan “Aslanlı Yapı”daki zeminin oldukça hasarlı durumda olduğunu belirterek, ” Bu yıl zaten beyin sarsıntısından etkilenmişti, dolayısıyla durumu iyi değildi. Bölge temizlendiğinde bunu bir kez daha gördük. Üzerine koruyucu bir örtü, ardından da ince bir kum ve toprak tabakası serdik. Bu koruyucu örtünün asıl amacı hem nefes almasını sağlamak hem de büyümesini engellemektir. Bu nedenle alttaki kapağın korunmasına yönelik çalışmalar yapılıyor.“dedi.
koycegizhaber.com.tr